SENİ SEVİYORUM
SENİ SEVİYORUM
SENİ SEVİYORUM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

SENİ SEVİYORUM

EBRAL
 
AnasayfaGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 DAVOS PALTFORUMU

Aşağa gitmek 

SİZCE BAŞBAKANIN TEPKİSİ DOĞRU MU?
 EVET
 HAYIR
 DAHA İYİ OLMALIYDI
Sonuçları Gör
YazarMesaj
LaNetLy
Admin
LaNetLy


Mesaj Sayısı : 21
Yaş : 30
Points : 0
Reputation : 0
Kayıt tarihi : 12/01/09

DAVOS PALTFORUMU Empty
MesajKonu: DAVOS PALTFORUMU   DAVOS PALTFORUMU Icon_minitimeÇarş. Şub. 04, 2009 1:47 pm

DAVOS PLATFORMU

Siyonizmin mutlak dünya hakimiyetini gerçekleştirmeye yönelik global yapılanmaların en önemlilerinden biri olan Davos Dünya Ekonomik Forumunun bu yılki toplantısında yapılan Gazze Ortadoğu’da Barış Modeli konulu panel Başbakan Erdoğan ile İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in kozlarını paylaştığı bir arenaya dönüştü.

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki–Mun ve Arap Birliği Genel Sekreteri Mısırlı diplomat Amr Musa’nın da katıldığı paneli yönetirken canlı yayında dünyanın gündemine bomba gibi düşen olayı tetikleyen Washington Post Gazetesi yazarı David Ignatius’un Harput’tan ABD’ye göç eden Ermeni kökenli bir ailenin mensubu olduğu ifade ediliyor.

Başbakan Erdoğan’ın İsrail’in Gazze’ye yönelik başlattığı ve insanlık dışı korkunç bir vahşetin dünyanın gözleri önünde sergilendiği saldırılara verdiği sert tepkiler ve yaptığı çıkışlar doğrultusunda hazırlıklı bir şekilde yaptığı etkili konuşmaya İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres sesini yükselterek, buyurgan bir eda ile parmağını sallayarak gayet küstahça bir karşılık verdi.

BM Genel Sekreterinin 8 dakika konuşarak sözlerini kısa tuttuğu panelde Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, konuşması 12 dakikayı bulduğunda moderatör uyarınca 15 dakikada bitirdi. Aynı şekilde moderatör Başbakan Erdoğan’ı da 12. dakikada ikaz etti ve o da konuşmasını 15 dakikada tamamlamak durumunda kaldı. Son konuşmayı yapan İsrail Başbakanı Şimon Peres ise 25 dakika süren konuşması boyunca herhangi bir uyarı ve müdahaleye muhatap olmadı.

Buna itiraz edip Peres’in yakışıksız kaba üslubu ve kabul edilemez saldırgan ifadelerine cevap verme ihtiyacı duyan Başbakan Erdoğan’a konuşma fırsatı vermek istemeyen, ısrar edince bunu bir dakika ile sınırlı tutmasını isteyen moderatör David Ignatius sözlü uyarılarla yetinmeyerek işi fiili müdahaleye kadar vardırdı. Canlı yayında tüm dünyanın gözleri önünde Türkiye Başbakanının omzuna ikide bir elini koyup sürekli taciz eden moderatör, Tayip Erdoğan’ın tepkisinin dozajını ve çıkışının boyutlarını arttırırken ister-istemez çok daha haklı bir konuma da getirdi.

Aslında moderatörün o yanlı, adaletsiz, saygısız, kaba ve küstah tutumu olmasaydı da Başbakan Erdoğan’ın İsrail’e yönelik dozu yüksek eleştirileri beklenenin çok ötesinde sert ve yaralayıcıydı. Dolayısıyla Peres’in dozunu biraz arttırarak benzeri şekilde verdiği cevap da o kadar göze batmayabilir ve işgüzar çabalarla denge Erdoğan’ın aleyhine bozulabilir, sonuçta haksız konuma düşürülebilirdi. Buna moderatörün kabul edilemez yanlı ve çirkin tutumu izin vermedi!

Belli ki Başbakan Erdoğan, İsrail Başbakanı Olmert’in kendisiyle 5-6 saatlik uzun bir görüşme yaptığı Türkiye ziyaretinin hemen ardından Gazze’ye başlattığı saldırı nedeniyle durumu görüşüp desteğini aldığı ve Türkiye’nin İsrail ile birlikte hareket ettiği görüntüsü vermesine son derece içerlemiş, bunu kendisine ve ülkesine yönelik bir ihanet, kalleşlik olarak değerlendirmişti.

Çünkü İsrail’in vermek istediği bu izlenimin doğru olmadığını ortaya koymak için gösterdiği onca sert tepkiler ve ardı arkası gelmeyen çıkışlarla yetinmeyerek bunu bir de Davos Platformunda canlı yayında ve dünyanın gözleri önünde Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in yüzüne karşı da dile getirme ihtiyacı hissetmesinden bu anlaşılıyor. Başbakanın konuşmasına oldukça iyi hazırlanması da bunun bir açık göstergesiydi.

Eğer Ermeni asıllı hemşehrimiz moderatör Ignatius o herkesi hayrete düşüren hoyratça ve çirkin müdahalelerde bulunmasaydı; Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı Peres’in konuşmasına verdiği beklenmedik sertlikteki cevap ve yüzüne karşı sarf ettiği fevkalade ağır sözleri nedeniyle özellikle Türkiye’deki İsrail hinterlandı çok daha büyük tepkiler örgütleyecekti. Ancak moderatörün Peres yanlısı adaletsiz tutumu ve Başbakan Erdoğan’a yönelik saygısız kaba müdahalesi Türkiye’deki İsraillilerin hareket kabiliyetini tamamıyla ortadan kaldırdı. Buna rağmen yaptıkları ise aleyhlerine döndü, halk nezdinde de deşifre olmalarına yol açtı.

İpliği pazara düşmüş bazı fanatik yerli İsrailliler büyük bir pervasızlıkla Başbakan Erdoğan’a saldırıp Cumhurbaşkanı Peres’i alabildiğine sahiplendiler. Diğer bazı akıllı ve makul hareket eden yerli İsrailliler ise bu uygunsuz görüntüler nedeniyle Başbakan Erdoğan’a yüklenme cesareti gösteremeyip olayı sadece üslup ve şekil yönüyle ele alıp dikkatli ve ihtiyatlı bir yaklaşım içerisinde irdelemeye çalıştılar.

Bu durum karşısında olaya böyle bir pencereden bakıldığında Ermeni asıllı moderatörün olumsuz performansının sonuçta Başbakan Erdoğan ve Türkiye’nin lehine, Cumhurbaşkanı Perez ve İsrail’in ise aleyhine tahakkuk ettiği rahatlıkla söylenebilir.

Çünkü moderatörün çok aşırı olumsuz performansı Başbakan Erdoğan’ın ölçüsüz tepkisine fazlasıyla meşruiyet ve haklılık kazandırdı. Bu, Başbakan Erdoğan’ı dünya kamuoyu karşısında haklı bir konuma getirirken özellikle de Türkiye’de bir seçim sathı mailinde olağanüstü bir kıyak anlamına geldi. Türkiye’deki İsrailliler için Şimon Peres’i savunulamaz, Başbakan Erdoğan’ın ise aşırılığını makul hale getirip laf edilemez konuma getiren moderatörün bu tutumuydu. Yoksa yerli İsrailliler Başbakan Erdoğan’ı çok zor duruma sokabilirlerdi. En azından böyle eli kolu bağlı halde kalmazlardı, yapanların yaptıkları ise aleyhlerine dönmezdi.

Peki, Ermeni asıllı moderatör bunu bilinçli bir provokasyon olarak komplo şeklinde mi gerçekleştirdi? Mehmet Ali Birand gibi bazı çevreler böyle bir imada bulunuyor. Çünkü adam zaten komplo yazarı tam bir konu uzmanıymış. Yazdığı bir romanı yakın bir süre önce senaryolaştırılıp filme aktarılan yazar akla hayale gelmez hile, entrika ve manipülasyonlar kurgulamışmış…

Eğer böyle ise “Her zaman Yahudiler Türklerle Ermenileri kapıştırıp keyif çatacak değil ya, bir de dünya bir Ermeni’nin Türklerle Yahudileri nasıl kapıştırdığını görsün” dedirtecek bir tertiple karşı karşıyayız demektir.

Ama moderatör Ermeni yazarın aklı yetse ve muhayyilesi elverse de böyle bir provokatif komploya cüret edeceğini düşünmek intihar saldırısı yapabileceğini varsaymakla eşdeğerdir. Çünkü normalde böyle önemli bir göreve layık görülecek ve Washington Post’ta yazarlık yapacak kadar Yahudi’nin güvenine mazhar olmuş bir Ermeni aydının bunu yapabilmesi başka şekilde düşünülemez.

Eğer olay gerçekten bir komplo ise; o halde, Başbakan Erdoğan’ın paneli Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Klaus Schwab’ın yönetmesini istemesine karşın Washington Post Yazarı David Ignatius’un yönetmesinin itiraza rağmen ısrarla kararlaştırılmış olmasında aramak gerekir. Bu takdirde olay, yine paneli bir Türk-Ermeni sürtüşmesine dönüştürmek isteyen Yahudilerin bir tertibi olabilir.

Ancak şöyle ya da böyle tartışılmaz gerçeklik; dünyanın gündemine bomba gibi düşen olaylı panelden Başbakan Erdoğan ve Türkiye’nin kârlı, İsrail ve dünya siyonizminin ise zararlı çıkmış olmasıdır. Tabii, bir de Hamas ve Gazzeliler kârlı çıktı, işbirlikçi Arap rejimleri zararlı çıktı bu işten.

Bunun çok açık bir kanıtı en başta panelist Cumhurbaşkanı Şimon Peres, İsrailli yetkililer ve ABD’deki Yahudi kuruluşlarının çark ederek özür dileyip alttan almaları olmuştur. Nitekim olayın patlak verdiği ilk saatlerde Türkiye’de televizyonlara üşüşerek Başbakan Erdoğan ve tutumuna veryansın eden monşerler de bu çark edip alttan alanlar, özür dileyenler kervanına katılarak söylemlerini yumuşatmaya ve tornistan etmeye başladılar.

Bu da gösteriyor ki Başbakan Erdoğan, önceden tahmin edilemeyen sert çıkışıyla tezgâhı bozup oyunu tersine çevirmiş ve tüm unsurlarını etkileyecek şekilde dünya siyonizmine kallavi bir Osmanlı tokadı aşk etmiştir.

Başbakan Erdoğan’ın siyonizmin önemli bir küresel yapılanması olan Davos Dünya Ekonomik Forumu’nda canlı yayın sırasında tüm insanlığın gözleri önünde Cumhurbaşkanı Şimon Peres ve İsrail’e yönelik yenilir yutulur olmayan eşi görülmemiş çıkışının ve çok ağır sözlerinin etkileri domino etkisi yaparak sanılanın ötesinde büyük gelişmelere yol açacaktır.

Özellikle Şimon Peres’in kendisini azarlayıp demediğini bırakmayan Başbakan Erdoğan’ı olayın sıcaklığı içerisinde arayıp özür dilemesi, paneldeki saldırgan küstah tutumundan çark edip alttan alması ve Türkiye-İsrail ilişkilerinin bozulmaması hususu üzerinde titreyip hassasiyet göstermesi Türkiye’nin bileğinin bükülmezliğini bir kez daha dünya kamuoyu önünde tescil etmiştir.

Olay iç politikaya ise sıcağı sıcağına yapılan kamuoyu araştırmaları ile AKP’nin oylarını 10 puanın üzerinde arttırması şeklinde yansımıştır. Ancak daha da önemlisi bu olayın adeta turnusol kâğıdı gibi içimizdeki İsraillilerin ve kripto Yahudilerin verdikleri tepkilerle önemli ölçüde ortaya çıkmasını ve tanınıp bilinmesini sağlaması olmuştur. Artık bu olayda deşifre olan Sabetayistlerin çeşitli konulardaki tutum ve yaklaşımları toplumda daha sağlıklı şekilde değerlendirilebilecektir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://nefretinkime.yetkin-forum.com
 
DAVOS PALTFORUMU
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» LİDERLERİN DAVOS MESAJLARI

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
SENİ SEVİYORUM :: ÜLKELER ARASI SORUN :: ORTADOĞU SORUNU-
Buraya geçin: